Su, sağlığımız için olmazsa olmaz diyebileceğimiz en değerli etkenlerden biri ancak günlük hayatımızın hızı ve yoğunluğu nedeniyle su tüketimini bazen ihmal edebiliyoruz. Peki gün içinde yeterince su tüketmezsek vücudumuzda ne gibi değişiklikler olur? Yeterince su tüketmediğimizi gösteren durumlar nelerdir? İşte yeterli su tüketimi hakkında merak ettiğiniz her şeyi bu içeriğimizde topladık, sizi böyle ele alalım…
Kaynak:https://www.dripdrop.com/blog/dehidra…
Hayatımızın değerli bir yapı taşı olan su, vücudumuzdaki tüm sistem ve yapıların sağlıklı kalmasını sağlayan bir elementtir.
Peki vücut ısısı, sindirim sistemi, boşaltım sistemi gibi aklınıza gelebilecek her vücut yapısının sağlıklı çalışmasını sağlayan suyu tüketmezsek ne olur?
Baş ağrısı, halsizlik ve çok susama gibi fizyolojik yan etkiler yaşamanıza neden olan ‘dehidrasyon’, yeterince su tüketmediğinizi gösteren bir durumdur.
Dehidrasyon, vücudun yeterli su veya elektrolit almadığı zamandır. Tedavi edilmediği takdirde koma ve nöbet gibi ciddi sonuçlara yol açabilmektedir.
Susuz kalmaya genellikle çeşitli hastalıklar, aşırı terleme ve vücuttaki su ve elektrolit eksikliği neden olur. Yüksek sıcaklıklarda uzun süre dışarıda kaldığınızda, hasta olduğunuzda veya yeterince su içmediğinizde susuz kalabilir ve susuz kalabilirsiniz.
Yeterince su içmediğinizde ve vücudunuz susuz kalmaya başladığında meydana gelebilecek birkaç uyarı durumu vardır. Bunlar, nörolojik sağlığınızın yanı sıra gücünüzü etkileyen fiziksel koşulları içerir.
Yeterince su içmediğinizde sindirim sisteminiz kararsız hale gelir.
Dışkı üretimi sindirim sisteminizin değerli bir bileşenidir ve su eksikliği düzenli bağırsak hareketlerinizi etkileyebilir. Normal hidrasyon koşulları altında, kolonunuzdaki ve bağırsaklarınızdaki su hücreleri dışkıyı yumuşatmak için nemi çeker. Vücudunuzda yeterince su yoksa, dışkınız sertleşerek kabızlığa neden olabilir. Mide krampları ve mide ağrısı gibi yan etkileri de olabilir. Ayrıca, vücudunuzun idrar üretmek için suya ihtiyacı vardır. İdrar yapmak, vücudunuzun atıkları ve toksinleri vücudunuzdan uzaklaştırmasının ana yollarından biridir. Düzenli idrara çıkamadığınızda kendinizi halsiz hissedebilir ve böbrek taşı veya enfeksiyon riski artabilir.
Her zaman yorgun hissediyorsun.
Susuz kaldığınızda, düşük güç seviyeleri ile birlikte yorgunluk yaşayabilirsiniz. Dehidrasyon başladığında, kan basıncınız düşmeye başlar. Bu, vücudunuzun damarlardan organlara olan kan dolaşımını istikrarsızlaştırarak beyninize ve diğer hayati organlara giden kan akışını azaltır. Damarlar, vücudunuzun düzgün çalışması için ihtiyaç duyduğu oksijen ve besinler açısından zengindir. Yeterli kan akışı olmadan beyniniz sinyalleri beyin sinapsları boyunca normal hızında iletemez, bu da niyetlerin bulanıklaşmasına ve yorgunluğa neden olur.
Odaklanma sorunu yaşıyorsun.
Susuz kaldığınızda, odaklanmakta zorluk çekebilirsiniz. Beyniniz yaklaşık yüzde 75 sudan oluşur. Bu nedenle dehidrasyon semptomlarının birçoğu nörolojik dengeyi etkiler. Beyninizdeki su seviyesi düştüğünde, beyninizin ruh hali ve fikir süreçlerinden vücut hareketlerine kadar her şeyi kontrol eden nörotransmitterleri göndermesi zorlaşır. Su aynı zamanda beyninizdeki yeni hücrelerin temel yapı taşı olarak da hizmet eder. Araştırmalar, içme suyunun reaksiyon süresini yumuşatmaya ve odaklanmayı artırmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. Yeterince su içmediğinizde odaklanmak ve konsantre olmak zor olabilir.
Sinirli ve gergin olabilirsiniz.
Susuz kalmanın bir başka belirtisi de kısıtlı bir ruh hali içinde olmaktır. Aslında, araştırmacılar hafif susuzluğun bile ruh halinizi etkileyebileceğine inanıyor. Connecticut Üniversitesi’ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen bir araştırma, bu etkileri inceledi. Araştırmacılar, hafif derecede susuz kalmış katılımcıların güç seviyelerinde ve düşünme yeteneklerinde önemli düşüşler olduğunu bulmuşlardır. Ayrıca gergin duygular ve düşük ruh hali bildirdiler.
Kilonuz yetersiz su tüketiminden büyük ölçüde etkilenir.
Vücudunuzun su seviyesi düştüğünde, beyniniz susuzluğu açlıkla karıştırabilir. Vücudunuzun daha fazla suya ihtiyacı olsa da, büyük miktarlarda atıştırma veya yemek yeme dürtüsü hissedebilirsiniz. Bu gibi durumlarda yaklaşık 20 dakika bekleyin ve çoğu zaman vücudunuzun yemeğe değil suya ihtiyacı olduğunu ve susuzlukla birlikte açlık hissinin de kaybolacağını göreceksiniz.
İş yerindeki performansınız düşebilir.
Dehidrasyon, işteki performansınızı ve yeteneğinizi etkileyebilir. Masa başı işinizde işleri halletmek, ruh halindeki dalgalanmalar nedeniyle daha zor olabilir. Araştırma ayrıca, dehidrasyonun kas hareketini etkileyebileceğini ve özellikle işiniz ağır iş gerektiriyorsa fiziksel performansı zorlaştırabileceğini gösteriyor. Bir analiz, dehidrasyonun ve düşük su tüketiminin fiziksel performanslar üzerindeki etkilerini inceledi. Araştırmacılar, hafif dehidrasyonun 30 saniye veya daha uzun süren fiziksel aktivitelerin performansı üzerinde büyük bir etkisi olduğunu belirtti.
Yeterince su içmemek dehidrasyonun ana nedenlerinden biri olsa da, uygun hidrasyon söz konusu olduğunda buna neden olan başka faktörler de vardır.
Vücudunuzun sade sudan daha fazlasına ihtiyacı vardır: Susuz kalmayı önlemek için sodyum ve potasyum da dahil olmak üzere elektrolit stabilitesine de ihtiyacı vardır.
Bunun nedeni, vücudunuzdaki sıvının sadece sudan oluşması değil, aynı zamanda kas hareketini desteklemeye ve su tüketimini teşvik etmeye yardımcı olan elektrolitler içermesidir.
Yeterince su veya elektrolit almadığınızda dehidrasyon belirtileri ortaya çıkabilir. Dehidrasyonun en yaygın belirtileri arasında şunlar yer alır:
-
aşırı susuzluk
-
ağız kuruluğu veya kuru cilt
-
Ağız kokusu
-
daha az idrara çıkma
-
Koyu idrar
-
Baş ağrısı
-
Mide bulantısı
-
Baş dönmesi ve yorgunluk
-
sinirlilik
-
baş dönmesi
-
düşük kan basıncı
-
Çarpıntı
Peki, doğru dürüst su içiyor musunuz? Yorumlarda bizimle paylaşın…
