Ekonomim yazarı Onur Oğuz, Hafize Gaye Erkan hakkında son günlerde medyada çıkan tartışmaları değerlendirerek, sorunun “bürokrasi dergisi”ne dönüştüğünü belirtti. Erkan’a prestij suikastı düzenlendiğini belirten Oğuz, tüm bunların yabancıların “U dönüşü” akınını güçlendirdiğini yazdı.
Şeref Oğuz’un “Merkezde Tehlikeli Oyun” başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:
“Valiyi itibarsızlaştırmaya yönelik bir saldırı başlatılmış gibi görünüyor… Bu orkestrayı kimin yönettiği bilinmiyor ama ’50 trilyon dolar getirecek’ gibi mantıksız haberler yapan, ortalığı sulandıran düşük faizli vurguncular pusuya yatmış durumda. TV röportajlarının ciddiyeti olağan şüpheliler… Kesin olan şey ise bunun valiye yönelik bir prestij suikastı olduğu.
Durum böyleyken Hafize Gaye Erkan kurumsallığa aykırı eylemleriyle adeta onların parasını besliyor ve ‘iftira’yı meşrulaştırıyor. Merhum Demirel; ‘Allah bizi yersiz iftiralardan korusun’ kaygısından. Tıpkı bu kelimenin şimdiki örneği gibi babası, annesi ve bebeğiyle tuhaf hikayelere yol açıyor.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Önceki liderler de benzer bir süreç yaşadı mı?
Evet; Örneğin Durmuş Yılmaz, hükümetin popülist adımlarına karşı çıktığı için “dış güçlerin adamı” olmakla suçlanıyordu. Fazilet Başçı; ‘Zarf açmaya bile gidiyor’ diyerek onu itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Son 5 yılda 5 valiyi yerinden eden bu çete, Naci Ağbal’ı da vatana ihanet suçlamasıyla görevden aldırdı.
CB, Erkan’ı görevden alacak mı?
Almaz, alamaz. Çünkü kasada para kalmadı ve yabancılardan kaynak dileniyoruz. Tam da bu süreçte Merkez Bankası’nın başına Cevdet Akçay’ı veya Keynes’i atasanız bile yabancı bunu ‘yeni bir Naci Ağbal sendromu’ olarak algılayacaktır. Seçimden sonra U dönüşü olmazsa Gaye Erkan yola devam edecek ki bu da ülke adına iyi bir şey.
YABANCILARIN ‘TURN U’ HEYECANINI ARTTIRIYORUZ
İç siyasete kutsal olan her şeyi feda ediyoruz… Bunu yabancılar da izliyor. Mesela ülkenin başına gelen heterodoks felaketi gündeme getiren Nabati’nin “Ben bilim insanıyım, faizler artmamalıydı” gibi açıklamalarını ciddiye almak, kaynak için kapısını çaldığımız yabancıların dikkatini çekiyor.
Merkez Bankası Başkanı’nın, bebeğine bakmak için anne ve babasını bankaya çağırdığı için görevden alınacağını iddia etmek, yabancının ‘mizah anlayışını’ aşan bir gerçektir. Gaye Erkan’ın tüm para arayışlarında kendisine sorulan soru ‘raf ömrünüz ne kadar?’ U dönüşü telaşının ifadesidir.
Şimşek & Erkan ekibinin başarısızlığı için içeride pusuya yatan prestij suikastı çetesi dedikodularını artıran sosyal medya, CDS puanlarımızın düşüşünü yavaşlatıyor. Bu, dış kaynak arayışımızı sınırlıyor ve olası fon akışlarında daha yüksek faiz oranları anlamına geliyor.
Her ne kadar kendi aramızda birbirimizi alt etmek için dedikodu kazanını kaynatmak aşiret-millet zihniyetine sahip olanların bayramı olsa da, bunu izleyen yabancıların bize dayatacağı bedeli de hesaba katmamız yerinde olur. Yoksa gerçekten U dönüşü yapmaya niyetimiz var mı ve bunu artık gizleyemeyecek bir noktaya mı geldik?” (HABER MERKEZİ)
