Dünya

Çelik sektöründe zor dönemeç

Küresel büyüme üzerindeki baskı, yavaşlayan enflasyon ve politika belirsizliği ile gittikçe artıyor. Dünya ekonomisinin lokomotifi olan ABD ekonomisinde de tehlike sinyalleri var. Euro Bölgesi’nde ise, durgun geçen bir yılın ardından özellikle imalat sektöründe devam eden zayıflıklar, henüz bir toparlanma belirtisi olmadığına işaret ediyor.

Tüm dünyada talebin yavaşladığı ve küresel ticaret savaşlarının tırmandığı bir ortamda, Türkiye ekonomisinde dışa dönük dengelenme hedefi zorlaşıyor. Enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan ekonomide sıkılaşma politikalarının etkileri reel sektörde giderek belirginleşiyor. Haziran ayında sanayi üretiminde yaşanan azalış deprem dönemi hariç tutulduğunda, pandemi dönemi olan mayıs 2020’den bu yana en sert düzeyde gerçekleşti.

Çelik tedarikçisi sektörlerde üretim azalıyor

Enflasyonla mücadele kapsamında en erken 3’üncü çeyrekte parasal sıkılaştırmanın etkilerinin görüleceği tahmin ediliyor. Yüksek faiz oranları ve sıkı para politikasının sanayi üretimini baskılamaya devam etmesiyle özellikle çelik kullanıcı sektörlerin üretiminde azalışın devam etmesi bekleniyor.

Mevcut konjonktürde parasal sıkılaştırma döngüsünden yumuşak bir geçiş yaşanacak gibi görünse de gecikmeli etki sebebiyle, yüksek maliyetler ve jeopolitik belirsizliklerin de etkisiyle küresel çelik talebi büyümesi zayıf kalıyor ve piyasa dalgalanmaları yüksek seyrediyor.

20 yılda çelik tüketimine en çok katkıyı Çin sağlarken, 2022 yılı itibari ile Çin’de durgunluk dönemine girildi. Hükümetin açıkladığı teşvikler, Çin ekonomisini istenilen oranda canlandırmaya yetmezken, oluşan çelik arz fazlası ihracata yönlendiriliyor. Çin’de iç talepte azalış trendi hakimken öte yandan üretim kapasitesi artışları da hızla devam ediyor. Derinleşen arz fazlasının etkisiyle, Çin son iki senedir yeniden yüksek ihracat tonajları ile küresel çelik endüstrisi üzerinde önemli bir baskı oluşturuyor.

Artan Çin ihracatları küresel çelik fiyatlarında düşüşe yol açarken Çin’deki aşırı üretim hız kesmeden devam ediyor. Çin çelik sektörü zayıf talep ve güçlü arz baskısı altında yılın ilk yarısında zararına satışlar yaparak küresel piyasalar üzerinde ‘denge bozucu’ etki yaratmış durumda. Çin’in dünya çelik ticaretinden aldığı pay geçmiş yıllarda yüzde 15 seviyelerinde iken son iki yıldır yüzde 25 seviyelerinde.

Batı, korumacılık önlemlerini artırıyor

Çelik sektörü, ülkelerin kalkınmasında ve sanayinin sürekliliğinde lokomotif sektör görevi gördüğünden ülkeler yerli çelik sektörlerini haksız rekabete karşı korumak için uzun yıllardır ciddi önlemler uyguluyorlar. AB, ABD ve İngiltere’nin başta Çin olmak üzere haksız rekabete yol açan ağırlıklı olarak Asya ülkelerine karşı uyguladığı korumacılık önlemleri giderek artıyor. Birbirleriyle sıkı ticaret ilişkisi içerisinde olan Asya ülkeleri dahi yerli çelik üreticilerini korumak adına Çin’e karşı ek vergi önlemleri alıyorlar.

2024 yılı içerisinde nihai ürün olan HRC (sıcak haddelenmiş rulo) fiyatları, çelik sektörü için ana ham maddelerden olan demir cevheri fiyatlarına kıyasla daha sert düştü ve küresel piyasalarda marjlarda daralmaya sebep oldu. Bu düşüşün yılın ikinci yarısında da devam etmesi durumunda karlılık rasyolarının daha da azalması bekleniyor. Bu durum çelik sektörünün geleceği açısından endişe yaratıyor.

Türkiye nasıl etkileniyor?

Tüm bu gelişmeler ışığında Türkiye çelik sektörü 2024 yılının ilk altı ayında zorlu bir dönemden geçti. Türkiye çelik sektörünün ana ihracat pazarı olan Avrupa’da talep daralmasının devam etmesi ve Türkiye imalat sanayinde yaşanan daralma Türkiye çelik sektörünün üretimi üzerinde baskı yaratıyor.

Bu sebeple, özellikle son iki yıldır Türk çelik sektöründe devreye alınan yeni kapasiteler verimli çalıştırılamıyor ve bu yaşanılan verimlilik kaybı yerel üretimin sürdürülebilirliği açısından büyük risk teşkil ediyor. Belirsizlikler ile dolu bu ortamda, ekonomik aktivitedeki ivme kaybının da etkisi ile çelik talebi zayıf devam ediyor.

Tüm dünyada Avrupa’dan Asya’ya kadar kıyasıya bir rekabet yaşanıyor ve bu durum tüm çelik üreticileri üzerinde baskı yaratıyor. Ekonomik durumu görece pozitif olan ABD’de dahi çelik üreticilerinin performanslarında özellikle ikinci çeyrek itibariyle geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 50 azalma söz konusu. Kısa vadede küresel çelik piyasalarında bir toparlanma belirtisi görülmüyor.

Kârlılıkta daralma var

Altı aylık finansal sonuçlarını açıklayan halka açık çelik şirketlerin FAVÖK ve net kar marjlarını gösteren aşağıdaki tablodan da görüldüğü üzere, dünyanın en büyük çelik üreticileri kârlılık marjlarındaki daralmanın önüne geçemedi. Dünya çelik şirketlerinin FAVÖK marjı ortalaması yüzde 9,5, net kar marjı ortalaması ise yüzde 3,4 oldu.

Dünyanın en büyük çelik üreticilerinden ArcelorMittal yaptığı basın açıklamasında, altı aylık finansal tablolarında kârlılık kalemlerinde düşüş olduğunu ve Çin’den yapılan aşırı ihracatın çelik piyasasını sürdürülemez bir konumda bıraktığını ifade etti. Ayrıca, Çin’in yerel fiyatlarının hem Avrupa hem de Amerika çelik fiyatlarının marjinal maliyetinin altında kaldığını belirtti. Diğer taraftan dünyanın en büyük çelik üreticisi konumunda yer alan Çinli Baosteel, ülkesinin çelik endüstrisinin 2008 ve 2015’teki düşüşlerden daha ciddi bir krizle karşı karşıya olduğu konusunda açıklamalarda bulundu ve nakit tutmanın gerekliliğinden bahsetti.

Aynı zamanda bahsi geçen krizin ‘beklenilenden daha uzun, daha soğuk ve daha dayanılmaz’ olabileceğine vurgu yaptı. Dünya ekonomisinde ve global çelik sektöründe yaşanan tüm dalgalanma ve kayıplar, kaçınılmaz olarak Türkiye’yi ve yerli çelik üreticilerini de etkiliyor. Yılın ikinci yarısında da dünya çelik sektörüne benzer şekilde Türkiye çelik sektörünün zorlu bir sınavdan geçmesi bekleniyor.

haberderecik.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Vip elit istanbul escort bayan numaraları
Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort